Kalben İsimli Küçük Kız

Koruyucu aile olmak ile ilgili çok güzel bir yazı daha yine Hayat Sende Derneği'nden Abdullah Oskay'ın kaleminden. 

Keyifli okumalar =)
''Onca yıldır binlerce kişiye koruma altındaki çocukların sorunları hakkında sunum yaptık. Binlerce kişiye eğitim verdik. Hem öğrendik hem öğrettik.
Bu yolculuk bizler için güzel insanlar biriktirme yolculuğuydu. Arayıp bulduk onları.
İşte Nihal Üstündeniz benim koruyucu aile olmasına vesile olduğum güzel insanlardan yalnızca biri.
Kendisini tam da şu şekilde tarif ediyor.
“30 yaşından sonra hayatına iki hamilelik, iki lohusalık, iki erkek çocuk, biraz da annelik, çalışma hayatına artı bolca koşuşturma katan, şu günlerde koruyucu ailesi olmak istediği üçüncü çocuğuna kalben hamile olan, kapısına sığınan koca bir köpeğe ve akşamları yatıya gelen tekir kediye evini açan, tüm bunlar için mutluluk duyan, mutluluktan beslenen, herkes uyuyunca etraftaki yaşanmışlık dağınıklığından gözleri parlayan biri…”
Koruyucu aile oldukları kızlarına bir de güzel isim verdiler: “Kalben”
Kalben onların yaşamına sevgi kattı, bilgelik kattı.
İnsan olan herkesin tatmasını istediğimiz bu bilgelikten başkalarının da yararlanması için Nihal de çalışmalar gerçekleştiriyor. Bu çalışmalarıyla eminim o da onlarca farklı çocuğun belki de hiç farkında olmadan koruyucu ailelere yerleşmesini sağlıyor.
Şebnem Akyüz Kayalar taa Edirne’de bir koruyucu anne. Beni aradığında “Sayenizde koruyucu aile oldum. Müthiş bir enerji verdiniz bize. Sizleri çok seviyoruz.”
Şebnem şimdi onlarca farklı gazetede ve televizyonda koruyucu aileliği aktarıyor.
Ülkü Aydeniz Keklikoğlu şimdi Koruyucu Aile, Evlat Edinme Derneği’nin Başkanı. Geçtiğimiz yıllarda bu meselenin sahiplenilmesi için yaptığımız çalışmalarda yazdığımız bloglarda bize ulaşan, meseleyi sahiplenmek isteyen ve müthiş bir ekip kuran bir koruyucu aile.
Onun ve ekibinin (ben de dahil) yaptığımız çalışmalar giderek daha fazla ses veriyor. Yüzlerce çocuğa ışık oluyor Ülkü Hanım.
Bu ve benzeri çokça çocuk davamızın toplumsal sahiplenilmesi için çalıştık. Bir noktaya getirdiğimizi düşünüyoruz.
Gidilmesi gerekense uzun bir yolculuk var.
Siz hala yuvalardaki çocukların yüzünü boyama gibi gönüllülüğe devam edin. Bunlar pansuman çözümler.
Daha radikal, daha kökten çözümlerle yol alınması gerekli.
Çocuklara hak ettikleri aile ortamlarını vermeliyiz.
Başarabiliriz.

Share:

0 yorum:

Yorum Gönder